Galata bölgesinin en eski sakinlerinden tarihi Saint Pierre Han (Sen Piyer), 250 yıllık hafızasını şehrin yeni “yaratıcı alanı” olmak üzere İstanbullulara açıyor. İBB ve Bahçeşehir Uğur Eğitim Vakfı işbirliğiyle yürütülen restorasyon projesiyle zamanın tahribatını üzerinden atmaya başlayan St. Pierre, İBB Miras’ın özenli dokunuşuyla geleceğin “kültür sanat ve yaşam durağı” olmaya hazırlanıyor.
Yüz yıllara yayılan tarihsel süreçte, çok kültürlü, çok dilli, kalabalık günlerini geride bırakan, zaman içinde yalnızlaştıktan sonra kendi haline terk edilmenin etkisiyle harabeye dönen St. Pierre Han, uzun süredir kapsamlı bir restorasyon ihtiyacı duyuyordu. Bakımsızlıktan kaynaklanan yapısal bozukluklar nedeniyle acil olarak uygulanması gereken restorasyon projesi, tarihi hanın özgün dokusunu esas alacak şekilde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından hayata geçirildi. Mülkiyeti İtalyan Dominiken Rahipleri’ne ait olan ve restorasyon karşılığında Bahçeşehir Uğur Eğitim Vakfı’na kiralanan St. Pierre Han, kentin yeni “yaratıcı” alanı olarak İstanbullulara kapılarını açacak.
Yıllardır atıl durumda olan St. Pierre Han’ın, İBB Miras’ın yaklaşımı ve teknik donanımıyla harabe estetiğini yansıtacak şekilde restore edilip yapısal sorunlarından arındırılarak henüz restorasyon sürecindeyken şehrin kültür sanat hayatına açılması, hem Beyoğlu hem de İstanbul’a değer kazandıracak. İBB Miras’ın uzman elleriyle yeni bir başlangıca adım atmaya hazırlanan handa; geçici ve kalıcı sergi salonları, kütüphane, atölyeler ve kültürel etkinlik alanlarının yanı sıra destekleyici diğer birimler yer alacak. Bu süreçte 250 yıllık derin hafızası da tazelenecek olan kadim yapı; şehri izlemeye, dinlemeye, anlatısını yeni tanıklıklarla sürdürmeye devam edecek.
St. Pierre Han hakkında
Tarihi Roma’ya kadar uzanan, 12. yüzyıldan itibaren de Ceneviz kolonisi olarak ticaretin nabzını tutan Beyoğlu – Galata bölgesinde, Eski Banka Sokak’ta tanıklığına devam eden St. Pierre Han, şehirde çok katmanlı dokusuyla dikkat çeken yapıların başında geliyor.
Hanın geçmişi ilk olarak ismini de aldığı, İtalyan mimar Gaspare Trajano Fossati’nin imzasını taşıyan ve Dominiken rahiplerinin mabedi olan St. Pierre Kilisesi’ne uzanıyor. Bölgenin meşhur yangınlarında kilisenin ahşap lojmanlarının yanmasının ardından, 1771-1775 yıllarında inşa edilen St. Pierre, 58 metre uzunluğundaki cephesiyle, yaklaşık 2500 metrekarelik bir alanda konumlanıyor. Dışarıdan bakınca tek bir bina gibi algılanan han aslında birbirine eklenen farklı yapı gruplarından oluşuyor.
Hanın hafızasında öne çıkanları arasında, Osmanlı devletinin resmi bankalarından biri olarak 1863 yılında kurulan Bank-ı Osmani-i Şahane’ye ev sahipliği yapması geliyor. Bankadan sonraki yıllarda İstanbul’un anıtsal yapılarına imza atan Antoine N. Perpignani, Hovsep Aznavur, Marco G. Langas, Edoardo Carlo Vittorio De Nori ve Giulio Mongeri gibi dönemin önemli mimarları tarafından büro olarak kullanılan yapıda, bu isimlere ait tabelalar hâlâ yerinde bulunuyor. İstanbul’da ilk “kot” üretimini yapan atölye olarak kayıtlara geçen “Muhteşem Kot” atölyesi de yine St. Pierre Han ile anılanlar arasında.
Kaynak: Kültür AŞ