Oruç tutmak egzersiz yapmaya engel değil, ancak ne zaman ve nasıl spor yapacağınızı bilmek kaydıyla…

Su kaybının yaşanmadığı saatlerde spor yapın: Oruç tutulurken eğer eşlik eden bir sağlık problemi yoksa fiziksel aktivite ve egzersiz yapmakta sakınca yok. Hatta vücudun fiziksel aktiviteden dolayı kaybettiği su ve mineral oruç tutulmayan dönem ile büyük farklılıklar sergilemez. Ancak buradaki kilit nokta, oruç tutulmayan dönemde kaybedilen sıvı ve mineral desteğinin anında yerine konulabilmesi ile kişinin antrenmana daha verimli devam edebilmesi. İşte bu nedenle ‘sporun ne zaman yapılacağı ve saati önem taşıyor.

İftar öncesi veya iftarı takip eden saatlerde spor yapın: Antrenman sonrası vücudun kaybettiklerinin yerine konulması bir sonraki antrenman için oldukça önemli. Fiziksel aktiviteyi takiben hızlı bir toparlanma için boşalan karbonhidrat (şeker) depolarının doldurulması, sıvı-mineral kayıplarının yerine konulması, hücre yenilenmesi (özellikle kas) için protein gereksinimin hemen karşılanması gerek. Önerilebilecek en uygun antrenman dönemi; iftar öncesi veya iftarı takip eden saatlerdir (1-2 saat sonra). Bu süreçlerde yapılacak hafif egzersizler ve yürüyüşler oldukça ideal olur.

İftar sonrası spor yapacaklar dikkat! Eğer iftar yemeğinin ardından aktivite yapılacak ise iftarda fazla yağlı, sindirimi zor besinler tercih edilmemeli ve spor için yemeğin üstünden 1-2 saat geçmesi beklenmeli. Aktiviteyi takiben de tekrar hafif şeyler yenebilir. İftar öğününün ara öğün ile bölünmesi, hem iftarı takiben yapılan egzersizde oluşabilecek olumsuzlukları engeller hem de metabolizma ve sindirim sistemi açısından daha ideal olur.